29 Mayıs 2008 Perşembe

fakat müzeyyen bu derin bir tutku

'Böyle olmasini istemezdim ama hep olurdu. Dünyanin bütün kizilderilileri yenilir, Spartaküs kaybeder, gün batarken sararir, kuşlar döner, Sadri Alişik denilen hergele, her filminde aglardi. O agladikça ben de aglardim. Nedenimi bilmez aglardim. Agladikca Sadri'ye kil kapar gicik olurdum. Ücüncü sahis olarak kalisina, hep gidici kadinlari sevisine, bu gidiciliklerin bir mecburiyet gibi durusuna, Sadri'nin bu mecburiyetlere, giden kisinin özgürlüğü olarak bakip, ona ihanet etmemek için kendine ihanet edişine.'
İlhami Algör'ün 'Fakat Müzeyyen bu derin bir tutku' adli romaninda yaziyor bu satirlar. Ben adini çok sevip actim kitabi, okudugum kadariyla da henüz hayal kirikligina ugramadim. Darisi basiniza.

6 yorum:

Zeynep dedi ki...

adını sevip de açmadın, yalan söyleme.

9 kere falan okudum, hâlâ doyamadım.

charlotte sometimes dedi ki...

adini sevmesem acmam. o kütüphanede Git Kendini Dövdürmeden de vardi, adini sevmedim, acmadim.

Zeynep dedi ki...

hayır, öyle bi kitabımız yok, atma.

bir yalan dana söylersen sana bir daha raid elektrolikit vermem. odanın anahtar deliğinden de sivrisinek üflerim.

charlotte sometimes dedi ki...

hadi be! kabul et işte tuna kiremit'e bayiliyorsun.

Zeynep dedi ki...

seni 3000 sayfalık ferit devellioğlu, osmanlıca türkçe lûgatımla döveceğim.

charlotte sometimes dedi ki...

üstüme atman yeterli olur. nano bir insanim:(